Kozmetik-antiaging amaçlı olarak başarılı şekilde uygulanan CGF (Concentrated Growth Factor) aynı zamanda yara iyileşmesi ve kas iskelet sistemi hastalıklarının tedavisinde de çok iyi sonuçlar vermektedir. Konsantre Büyüme Faktörü anlamına gelen CGF ile, içerdiği yoğun büyüme faktörleri sayesinde, kanın iyileşme potansiyelinden daha fazla faydalanılması mümkün olmuştur.
CGF-CD34 Concentrated Growth Factor (Konsantre Büyüme Faktörü) teriminin kısaltılmış halidir. Yoğun “Büyüme Faktörleri ve Kök hücre” içerir. Diğer adıyla “2. Jenerasyon Platelet Konsantresi” olarak anılan tedaviyle ilgili araştırmalar, sadece büyüme faktörlerinin değil, CD34 adı verilen kök hücrelerin de bu yöntemle elde edilebildiğini göstermiştir.
Kişinin kendisinden alınan kan özel bir santrifüj işlemi ile bileşenlerine ayrılarak, trombosit, lökosit, çeşitli büyüme (growth) faktörlerini ve sitokinleri içeren bir katman elde edilir. Farklı aktivasyon işlemleri ile yoğun büyüme faktörü ve hematopoetik (kan oluşturan) kök hücre içeren plazma sıvısı elde edilmektedir.
CGF-CD34 medikal estetik tedavi yönteminde kişinin kendi kanından elde edilen plazma sıvısı, doğrudan enjeksiyon ile, mezoterapi ile, mikro iğneleme ile, maske içinde ve cilt üzerine sürülerek uygulanabilmektedir.
CGF; son yıllarda giderek artan bir şekilde çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmaya başlanmış, oldukça doğal bir tedavi yöntemidir. Özellikle kas ve iskelet sistemi hastalıklarında, yara ve yanıkların tedavisinde etkilidir. “Yaşlanma Karşıtı” uygulamalarda ve saç dökülmesinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Estetik ve cilt gençleştirme amacıyla, tüm vücut ve yüzde, cilt kırışıklıkları, sarkmalar, çatlaklar, akne izleri ve lekelerin tedavisinde uygulanan etkili ve kolay bir yöntemdir.
Kişinin ihtiyacına göre değişmekle birlikte, genelde 3-6 seans CGF uygulaması yeterli olmaktadır ve ilk enjeksiyondan sonra yararları görülür. Birkaç gün içinde ciltte sağlıklı bir parlaklık meydana gelir. 15-30 veya 45-90 günde bir yapılacak olan 3-6 uygulamanın ardından, senede 3-4 kez tekrarlanması kalıcı bir gençleştirici etki sağlar.
Kan sayımı (hemogram) tetkiklerinde platelet sayısı yetersiz ise, aktif enfeksiyon geçirmekte ise, kanama hastalığı varsa, aynı gün “kan sulandırıcı ilaç” kullanıldıysa, kronik karaciğer hastalığı varsa, son 5 yıl içinde kanser öyküsü varsa uygulanmamalıdır.
Uygulama bölgesinin 4-6 saat süre ile yıkanmaması, temizlenmemesi ve 12-24 saat boyunca makyaj yapılmaması, havuza veya denize girilmemesi önerilir.
Enjeksiyondan sonra CGF ile sağlanan doğal iyileştirme sürecini etkisizleştireceğinden anti-enflamatuar ilaçlar kullanılmaz. Gerek görülürse Parasetamol türü ağrı kesici alınabilir veya soğuk kompres uygulaması yapılabilir.
PRP İngilizce “Platelet Rich Plasma” ifadesinin baş harflerinin kısaltması olup, “Trombositten Zengin Plazma” anlamına gelmektedir. CGF-CD34 tedavi yönteminde ise ileri teknikle daha yoğunlaştırılmış ve konsantre büyüme faktörü, ayrıca kan oluşturan hematopoetik kök hücre (CD-34) içeren plazma sıvısı elde edilmektedir. CGF, PRP’nin kullanıldığı tüm durumlarda uygulanır ve daha etkindir. Kandaki iyileştirme gücünün en fazla olduğu kısımdır. Dokuya direkt uygulanmakla kalmaz, uzman tarafından gerekli görülürse damar yoluyla da uygulanabilir.
Medikal estetik olarak da bilinen ameliyatsız estetik uygulamaları ile dakikalar içerisinde arzuladığınız güzelliğe kavuşmak mümkün.
Devamını OkuHücrelerimiz belli bir yaşta ölmeye başladığı için yaşlanırız. Peki bu hücreleri cilde geri vererek cildi gençleştirmek mümkün mü?
Devamını OkuYağ enjeksiyonu uygulamalarının estetik açıdan güzel sonuçlar verdiği yıllardır deneyimlenmektedir. Ancak, bu sonuçların kalıcılığı konusundaki oran tatmin edici olmayabiliyordu.
Devamını OkuSon yıllarda iyileştirici, gençleştirici etkisi nedeniyle adından sıkça bahsedilen PRP uygulamalarında, kendi kanınızdan elde edilen ve trombositler yönünden zengin olan[...]
Devamını Oku